Türkiye Barolar Birliği'nin 2011/79 Numaralı Duyurusu

Makaleler / Hukuk Makaleleri | 16.12.2011

Av. Güneş Gürseler
Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı 14.10.2011 tarih 2011/79 numaralı duyurusu ile Avukatlık Kanunu Yönetmeliği’nin sürekli avukatlık hizmetlerinde uygulanacak esasları düzenleyen hükümlerinin hassasiyetle uygulanması konusunda baroları bir kez daha uyardı. (1) Söz konusu hükümlerin 6.9.2008 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmesine karşın bugüne kadar genel olarak uygulanmamasının yeni bir duyuruyu gerektirdiği anlaşılmaktadır. Gerçekten de Türkiye Barolar Birliği’nin aynı konudaki 8.9.2008 tarih 71 numaralı, 12.3.2009 tarih 32 numaralı ve 20.3.2009 tarih 37 numaralı duyuruları baroları harekete geçirmeğe yetmemiştir.(2)
Baroların isteksizliği karşısında Türkiye Barolar Birliği 28.3.2011 tarihli Başkanlık yazısı ile bir kez de Türkiye Bankalar Birliğinden “…bankaların meslektaşlarımızla Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine uygun sözleşme yapmaları, buna aykırı biçimde yapılmış olan sözleşmeleri tarife hükümlerine uygun hale getirmeleri hususunda uyarılmalarını ve bu konuda gerekli hassasiyetin gösterilmesini…” istemişti. (3)
Bilindiği gibi bu hükümleri ile Yönetmelik, kişi ya da kuruluşlarda aylık ücret karşılığı serbest ya da sadece bu kişi/kuruluşun vekili olarak avukatlık görevini yürüten avukatların taraf oldukları sözleşmelerdeki Avukatlık Yasası, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ve Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’na aykırılıkları gidermeyi amaçlamaktadır.
Avukatlık Kanunu Yönetmeliği’nin 73/A, 73/B, 73/C ve 73/D
Maddelerine göre;
- Sürekli avukatlık hizmeti içeren çalışma şekillerinde, 1136 sayılı Avukatlık Yasası’na ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne uygun, yazılı sürekli avukatlık hizmetleri sözleşmesi düzenlenmesi zorunludur.
- Bu sözleşme taraf sayısından bir fazla nüsha olarak hazırlanacaktır.
- Birer nüshası taraflara, bir nüshası da sözleşmenin tarafı olan avukat tarafından kayıtlı olduğu baroya verilecektir.
- Her baro sözleşmeler için ayrıca bir kayıt defteri tutacak, bu deftere yıl bağlantılı sıra numarasına göre sözleşmelerin kaydını yapacak, inceleyerek uygunluğunu onaylayacaktır.
- Sözleşmelere göre tahsil edilen avukatlık ücretine ilişkin serbest meslek makbuz veya bordro örnekleri, her yıl sonunda avukat tarafından bir liste ekinde kayıtlı olduğu baro başkanlığına sunulacak ve bu belgeler avukatın sicil dosyasında saklanacaktır.
- 1136 sayılı Avukatlık Yasası’nın 35 inci maddesinin üçüncü fıkrasına aykırı davranan tüzel kişiler, merkezlerinin bulunduğu yer barosu tarafından takip edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulacaktır. Baro başkanlığı bu konudaki çalışmaların sonuçlarını sözleşmeye taraf olan avukatları da içeren bir rapor ile her yıl sonunda Türkiye Barolar Birliğine bildirecektir.
- Bu kurallara aykırı davranışlar ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesialtında vekalet ücreti kararlaştırılması meslek kurallarına aykırılık oluşturur.
Uygulansa mesleğimizin saygınlığına ve meslektaşlarımızın emeğine yönelik sömürüyü önleyebilecek içerikte olan bu hükümler ne yazık ki meslek kamuoyumuz tarafından sahiplenilmemiştir. O kadar ki kendilerine yönetmeliğin yürürlüğe girdiği bildirilen tüm bankalar, Sosyal Güvenlik Kurumu, Türk Telekom, ASKİ, PTT, TEDAŞ gibi kurum ve kuruluşların bir bölümü ve bazı meslektaşlarımız yönetmeliğin iptali için Danıştay’da toplam sekiz ayrı iptal davası açmışlardır.
Danıştay 8 inci Dairesi bu davalarda sadece 73/A maddenin uyuşmazlıkların hakem kurulu ile çözülmesini düzenleyen fıkrasının iptaline karar vermiştir. Yönetmelik diğer hükümleri ile yürürlüktedir.
Hukuken yürürlükte olan hükümler ne yazık ki fiilen yürürlüğe sokulmadı. Oysa, her geçen gün Avukatlık Yasası’na, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne aykırı olarak düzenlenen sözleşmelerle belirlenen avukatlık ücreti meslek düzenini bozmaya devam ediyor. Bu sözleşmelerin özellikle banka gibi iş potansiyeli yüksek kurumlarla yapılmış olması avukatlar arasındaki rekabeti meslek kurallarına aykırı ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin altında bir boyuta çekiyor. İş sahipleri ülkenin ekonomik sıkıntılarından, avukatlık mesleğinin kurumlaşmasını tamamlayamamasından, avukat sayısındaki hızlı artışın yarattığı olumsuzluklardan yararlanarak aykırılıkları ve sömürüyü dayatmaktadır.
Aslında meslektaşlarımızın durumlarından hoşnut olmadıklarını, “işçi/ücretli avukat” gibi bir hizmet türünün ortaya çıkmasına da neden olan bu sözleşmelere çaresizlikten taraf olduklarını biliyoruz. Barolarımızın Türkiye Barolar Birliği’nin uyarısını dikkate alarak uygulama başlatmaları durumunda hem bu sözleşmelerin tarafı meslektaşlarımız rahatlayacak hem de tüm avukatlık ücret sözleşmelerinin barodan geçirilmesi zorunlu olması yolunda önemli bir aşama kaydedilmiş olacaktır.15.12.2011
(2) http://eski.barobirlik.org.tr/haberler/?kat=5&sayfa=677
http://eski.barobirlik.org.tr/haberler/?kat=5&sayfa=751
(3) http://www.barobirlik.org.tr/Detay.aspx?ID=7257&Tip=Haber),


Yol Tarifi